Eynal kaplıcaları
Simav Eynal Kaplıcaları
Öncelikle bloguma tekrar girebildiğim ve yazı yazabildiğim için çok mutlu olduğumu söylemek isterim..'Kurunun yanında yaş da yanar' atasözünü doğrularcasına, tüm blogspot yazanları olarak uğradığımız muamele akıl alır ve anlaşılır gibi değil. Kendini bilmezin biri blogspottaki sitesinde Digitürk yayını verdi diye, diğer tüm blogger'ların da kapatma cezasına maruz kalmasına başka ne denir bilemiyorum. Umarım en kısa zamanda yapılan haksızlığın farkına varılır da, bloglarımız geri verilir. Şu an yazabilmemizi, bilgisayarımızın birtakım ayarlarıyla oynamamıza borçluyuz maalesef. Son durum budur..
Gelelim son yayınlanan kaydımdan bu yana nerelerde olduğuma:)) Çok değil, sadece 3 günlüğüne gittiğim Kütahya-Simav'daki Eynal Kaplıcaları'nı size biraz tanıtayım istiyorum. En kısa zamanda izlenimlerimi anlatacağım bir başka etkinlik olan dünkü IGLO İzmir toplantısında da gördüm ki blogger arkadaşlar içinde - hacimce olmasa da- yaşça en büyüklerden biri benim. Buna rağmen henüz kaplıca ihtiyacım vuku bulmadı şükürler olsun. O yüzden daha genç arkadaşlar 'bizim kaplıcayla işimiz ne ola ki?' diyebilirler. Ama ben- hele ki gidip gördükten sonra- oraya bir kaplıcadan ziyade bir 'kafa dinleme' yeri olarak baktığım için yine de biraz bahsetmekte fayda görüyorum..
İzmir' den yaklaşık 5 saat uzaklıktaki Simav'a sadece 6 km. mesafede Eynal Kaplıcaları. Altı fokur fokur kaynayan bir mucize orası, Türkiye coğrafyasına yayılmış sayısız mucize gibi. Yukarıda gördüğünüz, oranın Büyük Hamam'ı. Sayamadığım kadar çok kurnasıyla, göbek taşı ve kocaman havuzuyla tam bir sıcak su cenneti. Esas inanılmaz olan konaklama fiyatları. Aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz apartlarda kalınıyor. Bir oturma ve bir yatak odası, bir mutfağı, balkonu, bir banyo-WC ve bir alaturka WC bulunan apartlarda günlük konaklama sadece 40.- Lira.. İki kişi gittiyseniz kişi başı 20.-Lira, düşünün. Mutfakta ocağı, buzdolabı, minimum sayıda kap-kacak, halılar, koltuklar, kısaca dayalı döşeli odalar bunlar. Sınırsız sıcak su var, ısısı öyle elinizi değdirebileceğiniz cinsten değil üstelik..Uydu yayını yapan TV, doldurup içine girebileceğiniz şifa küveti var her odada. Merkezi sistemle ısıtılıyor evler. Etraf deseniz yemyeşil, seralarla dolu. Salatalık bakkallarda bile satılıyor, çıtır çıtır. Ben bayıldım, tam kafa dinlemek için bir yer. Alın kitabınızı, gazetenizi; yapın çayınızı, kahvenizi; sıcak tedavinizi alın, çıkın. Özellikle kış tatilleri için ideal, zira kaloriferler cayır cayır.. Yine belediyenin işlettiği bir termal otel var, spor salonu benim en hoşuma giden yanı oldu. 1 saat yürüme bandı 2.-Lira:)) Tabii tahmin edeceğiniz gibi orada da her gün yürüdüm..
Annem ve arkadaş grubu orada toplu halde kalıyorlar, birer- ikişer kişi her bir evde.. Ben ve kuzenim oraya misafirliğe gittiğimiz için epey itibar gördük. Misafirliğimizin ikinci gününde bizi yine Simav'a yakın Başdeğirmenler diye bir restorana götürdüler.
Orada bir yığın meze ve yemek getirdiler, ekşi maya ekmekleri fırından çıkıp dilimlenerek geldi önümüze buram buram kokarak.. Menüde ızgara çeşitleri ve orada kendi yetiştirdikleri alabalık vardı. Mideler taş gibi kalkılırken ödenen maksimum rakam ise yine komikti: 15.-TL.. Ben alabalık tercih ettiğim için 12,5 TL ödedim ve şaşkınlıktan açık kalan ağzımı dönüş yolunda ancak kapatabildim:))
Balıkesir yolu üzerinde, Akhisar'ı hemen geçince Gölmarmara sapağından sağa girilerek yemyeşil çam ormanlarının içinden çok virajlı bir yoldan gidiliyor, malum Sındırgı virajlarından geçerek.. Özel vasıta kullanmayanlar için Kütahyalılar Otobüs İşletmesi'nden toplam 50.-TL' ye gidiş-dönüş bileti temin edebiliyorsunuz. Yolunuz bir gün düşerse, anlattıklarımı hatırlayarak keyfini çıkarırsanız umarım.